HASTALIKLI AFRODİT
hayatıma ölümü soruyorum
-ne kadar erken o kadar iyi
zaten kovulup da gelmedik mi dünyaya
yalanlar haykırmadık mı vicdana
hem Adem’e üfürülen ruh
nasıl özlemez vatanını
nasıl basar toprağa acısız
lakin benimkisi bir başka ölmek
bir ölmek ki bu
yaşamaya güç yetiremeyen
hepiniz düşmanmışsınız bana
hayat
soluklar borcumdur sana
beş parasız da olsam
ödeyeceğim
şimdi bir engerek
gözlerini bana dikmiş
ölümümü yazıyor dişleri
dayıyorum namluyu ağzıma
hayır
sen öldüremeyeceksin beni
sonra
mosmor bir koku
doluyor ciğerlerime
aşkına kav olmuş bir şaman
yatıyor yerde
avcu ateşler içinde
aralanıyor gözleri
yanıldım diyor
o inandığım yıldız tozları
zerrelere böldü aklımı
sonra yine o koku
ölüme çalan
mosmor
nereden tanıyorum onu
adım sesleri
soluklar
soluklar
çıplak ayaklar
dönüp bakıyorum
isli bir kadın
h sini yitirmiş
koşuyor
şiddetli ve alımlı
sarsılıyor yerin damarları
süngüler çekmiş gözüne
bir barut kokusu peşinden
ayağına prangalı
canı kucağında
koşuyor
savaşı soruyor
susuyorum
aralanıyor yine
çatlak dudakları
tozlandı diyor
tanrının kitapları
yine susuyorum
bir savaş ki içindeyim
son cana kadar
durmayacak
sonra giyotinler
ıslak giyotinler
bakışlar
bakışlar
doğmamış yaşında
onlar da ıslaklar
eğer öyleyse
bir savaşım daha var
sabret kadın
biraz daha
aşkını öldüren Afrodit
tek damla dökmedi sana
yalanlayacak mısın şimdi şiiri
güzelleyecek misin savaşı
nerede Afrodit
nerede aşkın
nerede gözyaşların
yoksa onlar da mı yalandı
aşkı savaşa kurban ederken
toprak kabul edecek mi seni
şimdi göm sahteliğini bağrına
her bakışta kanıyorken
Kürk Mantolu Madonna
itiraf et
hangi köprü altı doğurdu seni
hangi barda piç ettin
kana buladığın aşkı
hangi bedende pis ellerin
paslı çivilerle gererken etimi
kim haklı çıkaracak seni
hayır
öldüremeyeceksin beni
kılıcını çek Afrodit
dövüşeceğiz!
kanlı tarihin yazmasa da
adını kazıyacağım suratına
Afrodit,
Hastalıklı Afrodit
KAYRA İNCİRKUŞ
Yorumlar
Yorum Gönder