KASETÇİ DAYI
bir kasetçalarım vardı
bir de o Kasetçi Dayı
şimdi boş meydanda
her salı açardı tezgahı
bir kez olsun sormadım adını
konuşmazdı, belki doğuştan
yahut sigaradan
her salı varırdım yanına
bir salı, iki salı, sonra salılar
artık anlardım bakışından
-Ferdi Tayfur yok
sonra tezgahın bir köşesinde
bozuk bir kaset ilişirdi gözüme
anlardım,
(gülümserdi bozuk olanlara)
yine de alırdım çalışır umuduyla
sonra bir salı
ne tas kalmış ne tarak
bir salı, iki salı, sonra salılar
açmaz oldu tezgahı
sözleşmiştik, Erkin Koray getirecektin?
affet, bir kez olsun sormadım adını
adın kaldı Kasetçi Dayı
-Küçüklüğümden beri her salı kaset aldığım o insandır kendisi... Konuşmakta güçlük çekerdi. Belki doğarken başına gelmişti bu belki de sigaradan. Ya da çok farklı bir sebebi vardı. İlk başlarda anlaşamazdık pek, dediklerini seçemezdim ama sonra salılar yıllar oldu. Aramızdaki muhabbet artık farklı bir lisana dönüşmüştü. Tek bir hareketle uzun bir cümle kurabiliyorduk aramızda. İşte o son salı Erkin Koray'ı istemiştim ondan. Sonra bir daha açmadı tezgahı. Belki de göçmüştür bu yüzyıldan... İnsanın sade dostluklar kurması gerekiyor bazen. Samimi ve sade dostluklar.
Yorumlar
Yorum Gönder